İnsanların İmparatorluktan sonra ikinci en büyük ulusu olan Bretonya, Sigmar’ın topraklarının batısında ondan Boz Dağlar ile ayrılmış olarak bulunur. Bu iki ulus birkaç hayati önem taşıyan dağ geçidi aracılığıyla ticaret gerçekleştirir ve uluslar arasındaki ilişkiler genel olarak yakındır; fakat nice kez savaşmışlardır. Bretonya sefil köylü ayak takımının üzerinde dikilen soylular ve cesur Şövalyelerden oluşan feodal bir toplumdur. Ancak, bir Bretonya ordusunun yalnızca Şövalyelerden oluştuğu çok nadir görülür, sıradan da olsalar sıkı gruplar halinde piyade birlikleri ve silah altına alınmış köylülerden oluşan saflar verilen hasarı göğüslemek için sahaya sürülür.
Bretonya Kralı Louen Leoncoeur’un tebaasının büyük kısmı tarafından, ‘Birleştirici’ Gilles Le Breton’dan bu yana ulusun gelmiş geçmiş en büyük hükümdarı olduğunu düşünülür. Kral Louen her zaman şerefli davranan bilge bir hükümdar olarak bilinir. Savaş alanında gerçekten de korku duyulacak bir rakiptir ve Yeşilderililer, Canavaradamlar ve de kötücül bir niyetle Bretonya topraklarına girmeye cür'et eden tüm diğer istilacıların da katilidir! Cesur savaşçı kral tarafından liderlik edilen Bretonya Şövalyeleri, mızrakları ileriyi gösterir ve dudakları Leydi'ye ettikleri dua ile kıpırdarken, azametle yürürler!
MORTAL TANIMI
‘Aslanyürekli’ Kral Louen Leoncoeur, mevcut Bretonya Kralıdır; kutlu Gölün Hanımı’nın yeryüzündeki temsilcisi olan Peri Büyücü’nün rızası ve akranlarının oy birliği ile tahta çıkmıştır. Louen için en çok şey ifade eden şey de bu onayın kendisidir; zira geçen yıllarda bir Kutsal Kâse Görev’i tamamlamış ve mistik kadehten bir yudum alıp da Leydinin kutsamasına nail olmadan önce Bretonya diyarlarından kötülüğü sürgün etmiştir. Kral, Couronne’daki başkentinden bilgece hükmeder ve Şövalyelerle soylulara karşı adaletli davranır. Her türlü meselede adil olmak onun düsturudur; kanunda da yazılı olduğu gibi onun soylu niyetine gölge düşmesine asla izin vermez, hiç kimseyi; elbette köylüler hariç, kendi huzurunda kendisinin hüküm vermesi gereken bir meseleyi dile getirmekten alıkoymaz. Louen’in devlet adamlığı ve diplomasideki uzmanlığı öylesine yüksektir ki çoğu kimse onun yalnızca Birleştirici Gilles’in doğal halefi olmakla kalmadığına, ayrıca onun aynı asil soydan geldiğine de inanır.
Savaş alanında, Louen ölümcül bir rakip, doğal bir general ve Leydi’nin seçilmiş şampiyonudur; soylu hippogrifi Beaquis’in sırtında Bretonya Şövalyeleri’ne çarpışmaya doğru önderlik eder ve kötülüğü bulduğu yerde ezip geçer. Kral bir şekilde yaşlanma sürecini durdurmuştur; doğum kayıtlarının yalancı çıkarttığı genç bir adamın görünümünü sergiler; Louen’in geçip giden yılları geride tutmasını ve Krallığını görkeme taşımaya devam etmesini sağlayan şey belki de Leydi’nin lütfudur; onun ebedî kutsamaları, ve hatta belki onun ruhani öpücüğüdür? Zira ihtişam parmakların ucunda; Bretonyalıların Kral Louen’in sancağı altında; Leydinin kutsaması ve Peri Büyücü’nün korumasıyla birleşip de, kararmış, yozlaşmış Mousillon üzerine yürüyüp onu bir kez daha ve nihai olarak kontrol altına almasının vakti geldi!