“Bana, Ulthuan’ın meşru hükümdarına boyun eğmezlerse, kuleler çökecek, ruhlar acı içinde cezalandırılacak, ta ki benim hükmetmem için yalvarana kadar.”
Uzun zaman önce, neredeyse ölümsüz Elfler bakışlarında birlik olan tek ırktı. Hırs, kıskançlık ve kötü niyet artıp medeniyetlerini ebediyen parçaladığında büyük bir ayrılık yaşandı. Önce tahttan, sonra da tanrı Asuryan’ın arındıran alevlerinden reddedilen Malekith, yani Aenarion’un meşru oğlu, kendisini ebediyen Ulthuan ve Asurların düşmanı ilan etti.
Cadı Sahire Morathi, oğlu Malekith’in çöken vücudunu büyüyle iyileştirmiş olsa da Malekith, bu olayın yara izlerini hâlâ taşıyor ve bir zamanlar soydaşı gördüklerinden intikam almak için sonsuz bir arzuyla sapkın bir hâle geldi. Malekith’in Elf destekçileri olan Druchiiler arasında kimse Malekith’in yüzünü görmemiştir.Tüm vücudu, etine kaynaşık olduğu söylenen efsunlu, kara metalden bir zırh takımının içinde saklıdır. Druchiiler arasında pek çok kişi, Morathi’nin Kara Büyüsünün oğlunu ölümsüz yaptığını bile söylüyor. Bu doğru olsa da olmasa da, Malekith Asurlar'dan acı verici intikam almaya söz verdi: eğer Anka Taht’ından yine mahrum edilirse Ulthuan’ı ebediyen yeryüzünden silmeye ant içti.
Kara Elfler'in kasvetli krallığı Naggaroth’un derinliklerinde, Yüce Elfler'in sonunu getirecek planlar yapılmaktadır. Malekith yüzyıllardır bu yüzden mükemmel bir savaşçı, korkulan bir büyücü ve ‘ilham verici’ bir lider olmak için talim yaptı. Öte yandan, çoğunlukla en etkileyici özelliği (şimdiki unvanıyla), Cadı Kral’a duyulan korku.
Malekith’in kuvvetleri, onu kara amacının peşinde dünyanın dört bir yanında takip etti ve pek çok kez Yüce Elfler'le yüzleşti. Buna rağmen Ulthuan hâlâ ayakta. Oldukça inatçı olan Malekith, çok geçmeden Elfler arasında bir son hesaplaşma olacağının farkında... Druchii yükselecek, Asur düşecek ve binlerce yıldır yaptığı iş nihayet son bulacak. Ulthuan’a Cadı Kral hükmedemezse, kimse hükmedemez!